Stonehenge Ve Göbekli Tepe 12 Bin Yıllık Gizem

İçindekiler

Stonehenge Ve Göbekli Tepe 12 Bin Yıllık Gizem

Stonehenge 5 Bin Yıllık Gizem

M.Ö. 3000- M.Ö. 2000 yılları arasında yapıldığına inanılan Stonehenge, İngiltere’nin Wiltshire kentinde Salisbury düzlüğünde bulunan tarih öncesi bir anıttır. Her bir dikey taş ortalama 4 metre boyutundadır. En büyüğü 9.1 metre, en ağırı 40 ton ağırlığa ulaşıyor. Stonehenge toplam da 80 dikilitaştan oluşuyor, günümüz de 43 tanesini görebilirsiniz geri kalanların çukurları var fakat taşlar bulunmuyor.

Mavi Taşlar (Blue Stones) olarak adlandırılan daha küçük boyuttaki taş parçalarının yer biri 4 ton ağırlığındadır, bu taşları Galler’in 225 km batısından getirildiği düşünülüyor. Bir dönem mezarlık olarak kullanıldığı belirlendi ayrıca ; tapınak, şifa merkezi, astronomi merkezi olarak da kullanılmış olabileceği düşünülmektedir.

Anıtın inşaasında kullanılan aletleri Radyo Karbon yoluyla incelediğimiz de 5000 yıl öncesinde hendeğin kazıldığına işaret veriyor. Stonehenge’in inşaası 1500 yıllık bir süreye yayıldı bu süreçte pek çok kültüre ev sahipliği yaptı. Tunç Çağında tamamlanıldığı düşünülmektedir. İngilizlerin kültürel simgesi olarak korunan bir anıt olmuştur. 1986 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne eklendi ve Kraliyete aittir.

Stonehenge

Stonehenge’den daha eski Göbekli Tepe

Şanlıurfa’nın Örencik Köyü yakınlarında bulunan Göbekli Tepe 1963 yılında Istanbul ve Chicago Üniversitelerinin ortak çalışmasıyla keşfedilmiştir. ” V52 Neolitik Yerleşimi” olarak tanımlanmıştır. Alanın gerçek büyüklüğü 1994 yılından sonra yapılan kazılar sonucunda ortaya çıkmıştır. Göbekli Tepe’nin 12000 yıl öncesine ait ve bir Kült Merkezi olduğu anlaşılmıştır.Çapları 30 metreyi bulan yaklaşık 20 yuvarlak ve oval yapının ortasında 2 adet “T” biçimli, 5 metre yüksekliğinde, kireçtaşından bağımsız sütun yer alıyor, yapıların iç duvarlarında da daha küçük sütunlar bulunuyor.

Göbeklitepenin, konumu, boyutları, tarihlendirilmesi ve yapılarının anıtsallığı ile Neolitik dönem için bir kutsal alan olduğu anlaşılmıştır, alan, 12000 yıl boyunca doğal çevresi içinde dokunulmadan kaldığından önemli arkeolojik buluntu vermektedir, boyları 5m.ye ulaşan dikilitaşların bazılarının üzerinde, kabartma olarak çoğunluğunu yılan, tilki, yaban domuzu ve kuşların oluşturduğu çeşitli hayvan tasvirleri bulunmaktadır, bazı örneklerde kabartma olarak yapılmış kol ve ellerden dolayı, dikilitaşların stilize edilmiş insan figürleri olduğu, aşırı şematik ve kübik formda gösterilen gövdeleri ile yaşayanları değil de başka bir boyutun varlıklarını temsil ettikleri öngörülüyor.

Göbekli Tepe

Kazılar sırasında ve genellikle de yüzey buluntusu olarak ele geçen yabani, yırtıcı hayvan heykellerinin varlığı, antik dönemden bilinen yeraltı dünyasının koruyucusu Kerberos’u akla getirmekte ve bu vahşi hayvan heykellerinin de Göbekli Tepe’deki yapıların bekçisi olabileceğini düşündürmektedir, kazılar sonucunda çok sayıda hayvan heykeli, çakmaktaşından aletler, taştan boncuklar ve kaplar ile küçük figürünler açığa çıkartılmıştır.Göbekli Tepe’de temsil edilen bu dönemde, eldeki bulgulara göre insanların avcılık ve hayvancılıkla geçindiği, henüz tarımın yapılmadığı düşünülmektedir.

Yerleşim yerinin konumu, açığa çıkartılan devasa boyutlu yapıları, tonlarca ağırlıktaki dikilitaşları ve bu dikilitaşların yerleştirilmesi bakımından Taş Çağı insanlarının, büyük bir organizasyon ve uzun bir zaman dilimi dâhilinde hareket ettikleri düşünülmektedir.Şimdilik en erken tabaka olan III. Tabaka’nın tarihi ca. M.Ö.10. Bin olarak belirtilmektedir. Yerleşim yerinde henüz ana toprağa ulaşılamamış olup, ileriki yıllarda gerçekleştirilecek kazı çalışmaları sonucunda Göbekli Tepe’deki hayat netlik kazanacaktır.

Kaynakça:

http://www.sanliurfa.gov.tr/gobeklitepe

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Bültene Abone Ol
en son haberleri, duyuruları, ilanları, etkinlikleri almak için abone ol
İstediğiniz zaman abonelikten çıkabilirsiniz